Kim Ne Dedi: LAİKLİK
Kâfir - Yâni ne demek istiyorsunuz?
Mümin - Şunu demek istiyorum ki, hem dünya, hem de ukbânın hesabını veren bir dine, sırf Hıristiyanlığa mahsus hususî bir ölçü olan lâisizma tatbik edilemez. Edilecek olursa, o dini kaldırmak, fakat kaldırıldığını söylememek mânasına gelir. Lâisizma İslâmiyete tatbiki kabil olmıyan bir ölçü olduğu, hem gerçek lâikler, hem de kâfir ve müminlerce hakikattir. Onun içindir ki ben lâisizma üzerinde müsbet veya menfi hiçbir hüküm izhar etmeden, onun, bütün kâinatı ihata edici dinlere mahsus bir ölçü olmadığını belirtmekle iktifa ediyorum. Bu da, sizin gibi bir münkire; ve vasıtanızla, bu mefhum üzerinde demagocya canbazlıkları yapmak isteyen cehil istismarcısı açıkgözlere verilecek en şapa oturtucu cevaptır. (Necip Fazıl Kısakürek Mümin-Kafir)
Salih Mirzabeyoğlu:
Şu: Şeriatın en küçük hükmünü bile reddetmek küfürdür ve bir müslüman lâik olamaz... Şeriat da şu: Kur'ân'dan başlayarak, merkezden muhite doğru bütün mukadder oluşlarıyla, dinin heyeti mecmuası…
Salih Mirzabeyoğlu Adımlar s:203
Hiç yorum yok